AKDENİZ Üniversitesi (AÜ) Hastanesi Organ Nakli Merkezi doktorları, ameliyathaneden çıkmadan 10 saatte 3 böbrek, 2 karaciğer nakli gerçekleştirdi.
UMUTLARIN TÜKENDİĞİ ANDA YETİŞTİ
Karaciğerlerden biri, Hepatit-B'ye bağlı siroz hastalığı olan Osman Rıfat Güç'e (55) nakledildi. Karaciğer nakli olmasaydı belki de yaşamayacağını anlatan Güç, "Bağış yapan aileye teşekkür ediyoruz. Bu erdemli davranış dolayısıyla rahmete kavuşan yakınlarının acısını bir kenara bırakıp hayat kurtarma yüceliğini gösteren bu insanlara ne kadar teşekkür etsem azdır" dedi.
İkinci karaciğer ise AÜ Hastanesi'nde tedavisi yoğun bakım ünitesinde devam eden Muhammet Resul Yalaz'a (10) nakledildi. Yalaz'ın yakınları, "Tam da umutlarımızın tükendiği anda hızır gibi yetişip canımıza can olan bağışçı aileye teşekkür ediyoruz. Toprağa verdikleri can kardeşimizin mekanı cennet olsun" dedi.
ÜÇ BÖBREK HASTALARA CAN OLDU
Böbrekler ise Konya'da yaşayan 3 hastaya nakledildi. 4 çocuk, 6 torun sahibi Ayşe Yol'un (48) 17 yıl diyalize bağlı sürdürdüğü yaşamı, beyin ölümü gerçekleşen hastanın yakınları tarafından bağışlanan böbrekle normale döndü. Ayşe Yol, "2002 yılında aşırı yorgunluk şikayetiyle gittiğim Konya Devlet Hastanesi'nde böbrek hastalığım olduğu tespit edildi. Aynı yıl hemodiyalize girmeye başladım. Tam 17 yıl diyaliz ve sonrasında yaşadığım acıyı ben ve benim gibi olanlar iyi bilir. Organ bağışı yapıp beni sağlığıma kavuşturan aileye teşekkür ediyorum. Allah onlardan razı olsun, ömrüm olduğu sürece rahmetliye dua edeceğim" dedi.
18 yaşına girdiği gün idrar kaçırma ve sırt ağrıları şikayetiyle gittiği hastanede kronik böbrek hastalığı olduğunu öğrenen Ümmü Tuna (37) da, 19 yıl girdiği hemodiyalizden böbrek nakliyle kurtuldu. Tüm insanları organ bağışına davet eden Tuna, "Başına gelmeyen bilemez. O nedenle başınıza gelmeden organlarınızı bağışlayın. Kimbilir, belki de en sevdiğiniz, en yakınınıza gerekli olabilir" diye konuştu.
3 çocuk babası Yılmaz Tencere (45) de böbrek nakledilen bir diğer isim oldu. 1994 yılında kronik böbrek yetmezliği teşhisi konulduğunu, ilaç tedavisi yetersiz olunca 2006 yılında hemodiyalize başladığını anlatan Tencere, "Artık yolun sonuna geldiğimi düşündüğüm sırada mutlu haberi aldım. Bağışı yapanlara ve ameliyatı başarıyla gerçekleştiren ekibe teşekkür ediyorum" dedi.